Ay tutuldu bu gece, sabaha seninle açayım diye gözlerimi
Kimse anlatamaz, çünkü bir ben bilirim, bir ben yaşarım özlemini
Hasret çiçekleri serdim yoluna, gelirsin diye…
Nasıl anlatsam seni, bilemiyorum ki
Gözlerim yaşarırken bir yandan, dilimde, o acıklı şarkının nakaratı
Bahçelerimize beyaz güller ektim, kokusu buram buram ciğerlerimde
Yoksun, olmasan da yeşerttim umutlarımı…
Kader acımadı bana, benim kaderim, bana acımadı
Hani tebessümünle sevmiştim ya,
Hiç üzülme diye parça pinçik olurdu kalbim
Daha ne kadar yaşatacağım seni,
O güzel ellerini ne zaman tutacağım
Acıyan kalbimin son durağısın,
Başka birini sevemeyeceğimi biliyorsun.
Nasıl sabah eder kalbim,
Geceleri rüyalım olurken,
Sabahları kâbuslarım oldun
Korktum, söylemek istediğim iki kelimeydi,
Dilimin ucundaydı, korktum…
Oysa, haykırmak isterdim delice…
Şuracıkta uyuya kalsan, seyretmeye doyamam
Ve aklım, çoktan başımdan gitmiş olurdu
Kar yağar dağlara, sen renginde
Baharda açan çiçekler, sabahları doğan güneş
Ve ikiye bölünmüş tüm hayaller seni hatırlatır.
Bir elin yokluğundan, zemheri ayazım
Bir elin yokluğu, keder…
Saçlarından, bir tel almak isterdim beni hayatta tutsun diye
Ama kıyamadım…
Ben bunları yazarken sen rüyalar alemindesin
Bilemezsin, kimin ne acılar çektiğini
Öyle sevdim seni, zoru gözetmeden
Zorla güzellik olmaz, bilirim
Dünya bir yana, sen bir yana
Zulümlerin en büyüğü, insanın kendine ettiği zulümdür
Dayanamadım işte, dalga dalga saçlarına,
Ceylan gibi gözlerine, hasretine,
Dayanmak kolay mı?
Ben, saçının teline dokunmaya kıyamazken
Birisi, gelip, saçlarını okşayacak,
Gözlerinden öpecek, başını omzuna yaslayacak
Ve yıllardır seven birine, uzaktan seyretmek mi düşecek?
Ne kadar dayanabilir gözlerim, yağmuru yağmadan…
Bir duada adını söyledim, bin duamı unutarak
Bir kâğıda ismini yazdım, uyumayıp öylece adını sayıkladım
Beyza…
Hangi şarkıda haykırsam ismini
Hangi cümleye sığdırsam da
Aklımdan çıkarmasam…
Uzun uzun düşünüp, ne kadar ağlarım sence?
Yürüyüşün, düşmekten korkarcasınaydı
Gülüşün, ömrümün geri kalanı, gözlerin umudum
Ellerinde, aynı benim ellerim gibiydi,
Satır satır anlattım, cümle cümle yandım, yaralandım
Ölüp ölüp dirildim ama, unutamadım
Beyza…
Bir gün çıkıp gelsen,
Kalbim göğüs kafesimden kurşun gibi fırlardı
Hâlâ yerinde duran kalbimdeki tek sancısın sen
Sanki, uzaklardan bir yerden sesin geliyor,
Nefesini hissediyor kalbim ve adeta alev alev kuşatıyor bağrımı
Nerden nereye…
Ne vazgeçtim, ne unutabildim
Hâlâ bekliyorum,
Dilimden duymazsın belki
Yüreğime kulak ver o zaman
Tüm alem şahit olsun
Gecelerim hafiflesin
Mutluluk seninle ebedi
Bırak, senden başkası bana yalan olsun
Beyza…
İsa İnce